İtiraflarım #38 ( benim babam)

 

 

-ben 15 yaşındaydım, normal şartların dışında başka bir takıma transfer olmuştum hiç bir resmi maçıma gelmeyen babam belki bu takımda maçlarıma gelir diye düşündüm, takım otobüsü ile maç yapacağımız stada doğru gidiyoruz, sahaya ulaşabilmek için Türk böbrek vakfının orada inmemiz gerekiyordu takım arkadaşlarım ile birlikte otobüsten indik yürümeye başladık, eski bir direk üstüne bozuk el yazısı ile bir ilan yapıştırılmış “satılık böbrek” biraz düşündüm, tarifi zor bir duygu oluştu…
maç saati geldi sahaya görev yerlerimize dağılıyorduk fazla kalabalık olmasa da seçemeyeceğim bir taraftar topluluğu var ve içlerinden biri “aslan oğlum” diye bağırıyordu, gözlerimi kısıp benim babam maça geldi diye bakınıyorum…

Yine gelmemişti.

Bozuk el yazısı ile “satılık böbrek” ilanını okuduğum da “tarifi zor” bir duygu oluşmuştu ya,
“Aslan oğlum” diye bağıranın babam olmadığını anlayınca “tarifi imkansız” bir yalnızlık oluşmuştu.

benim babam hiç bir maçıma gelmedi. futbolu bıraktım, veli toplantılarına katılması için haylaz öğrenci oldum, biraz benden bahs etsin diye “aslan oğlum” demesi için mahallenin çocukları ile kavga ettim, benim babam çok güçlüydü benim babam sertti ve benim babam asla gülmezdi.

Bugün 26 yaşındayım gülmüyorum, umursamıyorum ve hiç bir şeyden korkmuyorum, aynaya baktıkça babama her geçen gün daha çok benzediğimi görüyorum.

Kapanmayacak yaralar sözlüğü “baba”nın kelime anlamı 1.

Güz Hüzünlemesi

Hangi mevsim anlatır yok oluşlarımı.. Bir olup bir olamayışlarımı..

Mevsim güz..

Kasımda aşk başka ..

Ayrılık, her mevsimde ayrılık..

Bir gidemedim denizlere..  Denizlere bile gidemeyecek kadar yorgun isteklerim..

Kaç zaman geçti ana rahminden başımı alıp gideli..

Zaman hangi yerde anlamlıydı ki.. Zamanın anlamı var mıydı ?

Mevsim güz..

Dalgalar sonbaharda da vurur sahile..

Yalnızlık, her mevsimde yalnızlık..

Bir göbek bağım vardı beni bağlayan hayata..

Hayata doğarken kestiler bağlarımı hayatla..

Anne beni doğursana tekrar..

9 aydan fazla da kalabilirim söz veriyorum derinin altında..

Bu sefer karanlık olmasın ama..

Mevsim güz..

Kasımda açar kasımpatılar ve yakışır en çirkin sevgilinin avuçlarına..

Aşk başkadır ama yalnızlık her dilde aynı anlamı yaşatır..

Acı kokan her ayrılık, kasımda bile anlamlanır..

Ayrılık.. Anlamlıdır..

İçimde anlatılmaz bir “gitme “ istedi..

Denizlerden bir mavi avuçlarımda..

Acı kokan kasımpatılar..

Yüreğimde başkalaşan aşklar..

Kalmayı öğrettiler bana gitmek nasıldır ki..

Nasıldır kasımda başkayken ayrılığa mahkum olan aşklar..

Mevsim güz..

Gidemediğim uzaklara özlemle bakıyorum..

Ayrılık diyorum..

Anlamlanıyor..

Anlıyorum..